Salı, Kasım 18, 2008

Havadan, Makyajdan

Soğuk bir kış akşamı ve ben az önce yürüyüşten döndüm. Ara ara keskin bir soğukla gelen rüzgar kar havasının çok da uzaklarda olmadığını söylüyor.

Dizimdeki problem nedeniyle üç aydan beri neredeyse haftanın 5-6 akşamı yürüyorum. Artık havalar soğumaya başlayınca caymak için bahane arıyorum. Zaten iki haftadır evdeki tadilat yüzünden ara vermiştim. Dün akşam mızıkçılık yapmadan yürüdüm ama bu akşam.

Camdan baktım. Gündüz ki yağmurun aksine sakin ve yağışsız havaya direnmedim.


Pazartesi sabahı evden çıkmadan makyajımı yaptım. Aynada kendime bakarken ne kadar da yorgun görünüyorum dedim. Soluk renklerde makyajın etkisi olsa gerek diye düşündüm. İşyerinde de bir arkadaşım iyi görünmüyosun bi şey mi oldu dedi. Ona da aynı cevabı verdim -evet ben de kendimi yorgun gördüm ama yok bi şeyim -dedim.

Öğleyin rimelim bulaşmasın diye hafifçe parmak ucuyla kaşınan gözümü oğuştururken Allah Allah kirpiklerim de ne kadar yumuşak diye düşündüm. Bi anda acaba dedim.

Rimel sürmemişim :)))

Rimel sürmemek tabi ki sorun değil, hiç makyaj yapmamak da. -ki zaten çok yapmam- Ama far, eyeliner gibi tüm göz makyajını yapıp da rimel olmayınca tuzsuz yemek gibi oluyor.

Kendimi kötü hissedince arkadaşlardan rimel aramaya başladım. -fazla makyaj yapmayan birisi olduğum için rujdan başka bi şey yoktur yanımda, onu da pek sürmem zaten- En sonunda buldum ve sürdüm. Yerime döndüm 5 dakika geçmedi ki strawberry'den bir kaç gün önce sipariş verdiğim ve içinde rimel de olan malzemeler geldi.

Şaka gibi.

Yani neymiş? Sabretmeyi bileceksin, acele etmiyceksin. Kainat yeri geldi mi rimel bile gönderir :)))

Hiç yorum yok: