Cumartesi, Ağustos 23, 2008

Assos Kadırga Koyu

Yıllardır Assos'a gitme hayallerimde kafamda tek bir otel vardı. Bütün planlarımı da onun üzerinden yapıyordum. Son dakikada ki maçın uzatmalarının oynandığı kritik dakikalarda olduğu gibi bir anda her şey değişti. Öncelikli önerim ilk defa gideceğiniz otel hakkında farklı şeyler öğrenmek için şikayet sitelerini mutlaka ziyaret edin. http://www.otelsikayet.com/ bu konuda mühim.

İnternetten yaptığım aramalar sonucunda gidebileceğimi düşündüğüm 4-5 otel kaldı elimde. Assos Park; Assos Kadırga, Yıldız Saray, Kabile, Sazlı Sardunya. Tek tek hepsini aradığımda biri hariç hiçbirinde yer yoktu, ancak bir kaç gün sonrası müsait olabiliyordu.

Sonuç Assos Kadırga Otel'di. Rezervasyon için sadece bir gecelik ödeme yaptığımdan kafamda tek bir düşünce vardı. Beğenmezsek sadece 1 gece kalırız, en kötü ihtimal Gelibolu'ya döneriz. Otelde kaldıktan sonra bırakın 1 gece kalıp dönmeyi planlarım müsait ve otelde yer olsaydı hiç şüphesiz misafirliğim uzun sürerdi.

Otelin sahibi Bayram Bey, otel sahibinden çok yaz tatili için evine gittiğiniz amcanız gibi. Klasik otel lobisi muhabbeti yok. Odalar basit, lüks arayanlar için çok uygun olmayabilir. Ama mis gibi kokan çarşaflar -mis gibi yumuşatıcı kokuyordu her şey-, rahat yataklar, sıcak su. Bana pek lazım olmadı ama klima, tv ve fön makinesi bile var. Kısacası temel ihtiyaçlarınız için yeterli.

Yarım pansiyon konaklayabiliyorsunuz. Yemekler nasıl anlatılır bilmiyorum ki. Doğal buğdaydan köy ekmeği, Ege'nin zeytinyağı, zeytinyağlıları, balık. Her akşam aynı saatte 100'ün üzerinde kişiye aynı anda servis yapmak büyük beceri bence. -Açık büfe değil- Her Ramazan yaşıyoruz aynı anda onlarca kişiye nasıl servis yapamadıklarını. Her şey sıcak her şey kıvamında Bayram'ın Yeri'nde.

Zaten burada otel mi restorandan, restoran mı otelden çıktı durumu var bana göre. Gün içerisinde sürekli dışarıdan yemek için gelenler oluyor çünkü.

Kadırga Koyu'nun en sonunda Kapheros tatil köyü var. Ondan önceki de bizim otel yani Assos Kadırga Otel . Bölgeyi tanımadığım için otelin tam yerini anlayamamıştım. Küçükkuyu'ya yaklaşık 25 km mesafede. Bu nedenle İstanbul'dan giderken Ayvacık üzerinden, İzmir'den gelirken de Küçükkuyu'dan üzerinden daha yakın. Bölgedeki pek çok otel çoğunlukla birbirine yakın konumlanmş olsa da bu oteli benim için özel kılan diğerlerinden uzak olması. Kocaman bir sahil sizin oluyor böylece. Bundan daha güzel ne olabilir ki, ses yok, kalabalık yok. Yolun bittiği yerdesin.


Denizi mavi bayraklı. Taşlı plajı temiz bir tatil yaşamanızı sağlıyor. Ancak denizden çıkarken biraz zorlanabiliyorsunuz, plaj ayakkabısı rahat etmenizi sağlar.


Eğer oralara kadar gitmişken Assos harebelerini de mutlaka görmeliyim derseniz en doğru yerdesiniz. Çünkü harebeler otelin hemen arkasındaki tepede. Arabanız olmasa bile minibüsle 5 dakikada Behramkale Köyü'nde; köy meydanından yukarı çıkan taş yolu da takip ederek Athena Tapınağı'ndasınız. Yol boyunca yöre insanını, taş evleri, tezgahlarda satılan limon kekiği kokusuyla kendinizden geçiyorsunuz.



Tapınak'tan dönüşte muhtarlığın yanındaki çay bahçesinde oturup minibüsü beklerken çayınızı yudumluyabilirsiniz. Öyle bir çay bahçesi ki tarihi bir sütun başlığını masa niyetine kullanıyorsunuz.




İstanbul Assos arası yaklaşık 400 km. Yol virajsız ve rahat olduğu için 3,5-4 saatte gidilebileceğini düşünüyorum. Ancak otobüsle gitmeyi tercih ederseniz Çanakkale üzerinden İzmir'e giden tüm otobüs firmaları işinizi görür en az 7 saat sabretmeyi göze alırsanız.

İlk fırsatta kuzenler arkadaşlar toplanıp bu güzellikleri tekrar yaşamayı planlıyoruz.

Son bir ayrıntı daha. Otelin nerede olduğunu daha iyi anlamanız için Google Earth destekli görüntüler.


Hiç yorum yok: